h1

Onun hakkında bildiğim 2-3 şey

29 Ocak, 2007

[2-3 choses que je sais d’elleGodard]

İnsanın tüm dünyanın bir anı kendisine ayırdığını hissetmesi ne güzel. Bir de düğününde böyle hisseder belki, bilmiyorum. Ama sanırım en çok gol attığında. O zaman top filelerle buluşur buluşmaz golü atana döner kamera. Herşeyi yapmaya hakkın vardır. Sarılmaya gelen arkadaşlarını itersin, bi’ durun ya -ki daha gol sevincinde itildi diye bozulan futbolcu da görmedim-, bi’ durun çünkü koşmam gerek. En güzeli kollarını iki yana açıp göğüs ileride, baş geride bağırarak koşarsın en coşkulu tribüne doğru. Kendini rüzgara bırakırcasına, hatta uçarcasına.

Ondan sonra döner, tebrikleri kabul edersin. Ne güzel ortaydı o, Skör ve de Alttire. Bu bana yapılan ilk asistti be! Bilmiyorum, hanginize yazılır. Geciktim pardon topa vurmakta, ama gol goldür işte.

bu arada J. Depp’in oynadığı Rochester Lordu‘nun hayatını anlatan filmi henüz seyretmiş olmaktan etkilenmemeye çalışacağım

1. Neden Simon Templar: Tahmin edebileceğiniz gibi, soyadım Templar değil. Whitingale. Şiirden kazandığım şöhretimin tehlikeye girmemesi için değiştirdim.

2. Nereliyim: Oxfordshire yakınlarındaki Little Milton’dan. Burası Great Milton’ın az güneyinde kalır ve -afedersiniz- yosmalarıyla ünlüdür. 19.yy. başında yöredeki demir madeni kapatılınca köyün erkekleri Oxford’a ve Londra’ya gitmişler çalışmaya. Yalnız ve parasız kalan eşleri de çareyi Londra’ya gidip sokakta çalışmakta bulmuşlar. Little Milton ismi birden ünlenmiş Londra’da. Hatta bundan şikayet eden düşeslerin isteğini dikkate alan Kraliçe Victoria geldikleri yere dönsünler kararını çıkartmış bu kadınlar için, ama araya parlamento girmiş de önlenmiş (gözünü seveyim demokrasi).

Tamam, oyunbozanlık ediyorum, kabul. Başa sarıyoruz. Kemerleri bağlayın, “hakkınızda bilinmeyen birkaç şey” anketine başlıyoruz:

– Niye Simon Templar?
Eski siteden başka bir yere taşınmaya karar verdiğimde ilk aklıma gelen TatlıSert’ti. The Avengers. Hayran olduğum, ilk gözağrım. Sonra onun fazla özel olduğuna karar verip kardeşi ve daha başarısızı The Saint’te karar kıldım. Ama açıkçası Simon’dan sıkılır oldum, çok sevimli de çınlamıyor düz okuyunca, birgün Arsene Lupin‘e geçebilirim. Zaten arada onu kullanıyorum ama siz görmemişsinizdir, çünkü ancak ağzımı bozacağımı hissettiğim zamanlarda kullanıyorum. Dün buradaki linkte
“In other words, Lupin was the Simon Templar of early 20th century France.” demesini de manidar buldum.

– Nerede yaşıyorum?
Bu çok belli sanıyordum ama hep okuduğunu bildiğim kişiler bile sorduğuna göre demek ki değil. İki şemsiyem Wash.’da, sevdiğim giysiler ve kütüphanem İzmir’de, üniversite birikimim (bu birsürü kutu demek) Ankara’da, hoş broşür-kataloglardan oluşan 2 karton eski sevgilimin bodrumunda.

– Profilinde yazanlar doğru mu peki?
Ayıpsınız, size hiç yalan söyledim mi… (hatırlamıyorum)

– Takıntıların neler?
Hah, ben de bu soruyu bekliyordum. Biri de bana takıntı anketini gönderse diyordum. Öncelikle telefonda hemen tanınmak isterim. Numara çıksın çıkmasın, ismimi söylemekten hiç hoşlanmam. Eskiden de hiç öyle görmedim. Bir arkadaşımı aradığımda iyi akşamlar, şu evde mi derdik, öyle gördük. Yıllar sonra sen kimsin, önce onu söyle demeye başlayan babalar çıkmaya başladı, onların burunlarını evire çevire bükmek isterdim.

Sonra v yerine w kullananlar Somerset Maugham’ın mı soyundan geliyor diye merak ediyorum.

Kaşkol bağımlısıyım. Ekim-Nisan arası kaşkolsüz yaşayamıyorum. Hatta soğuklarda 2 tane.

– eee, bu kadar mı? 24 saat içinde aklıma gelen olursa eklerim.

Peki bunu başka kimler yapsın isterim? Benden beklemeyecekler (fors majör aslı, tespit böcee, kürk mantolu maria puder, celerone, question marx, şirin miette) yapsın; merak ettiklerim yapsın (zuzay, evrim yapsın, zizu, ben hayattayken yapsın, khalkedon yazmalarını kim yapıyorsa o yapsın); cüneyt özdemir burada, lizzle dizzle da 5N1K’ya çıkıp cevaplasın.

Ayrıca uzay, misterio’yu tekrar yazmaya ikna etsin, ece, anyone, mankafa geri dönsün. Led Zeppelin bile geri dönüyor, huuu.

13 yorum

  1. İnanmazsınız -ama inanınız-, yazdığım yani uydurduğum sırada Rochester Lordunun (aslında tam olarak Earl of Rochester) nereli olduğu hakkında bir fikrim yoktu. Londra yakını kasabalardan biri olsun diye düşünüp Oxford dedim. Şimdi gördüm ki adam Oxfordluymuş.


  2. 🙂


  3. Yani belki reenkarnasyon… belki bilinç akışı… belki, belki de siz her şeyi biliyorsunuz da size sadece hatırlamak kalıyor… belki…


  4. Ayy, benim de ilk olacak. Heyecan yaptim. Ama tam anlamadim ben. Hatta dün bu yazini okumustum isyerinde aceleyle ve pek bir sey anlamamistim, kafam karismisti. Simdi tekrar okuyup, anlamak icin baktim ve adimi yeni gördüm. Simdi, efendim, sizin kendinize sorup cevapladiginiz sorulari ben de kendime soracagim degil mi? 4 soru?
    Dur ben sana paslayanlarin sayfasina da bir bakayim da ilk deneyimimi alikligim yüzünden heder etmeyeyim.

    Bu arada ben anyone`in izini buldum galiba.:)


  5. evet, onların sayfasına bakmak daha akıllıca (yani skör ve alttire’ın). hadi, bekliyorum.
    anyone’ın öldüğüne inanmamıştım ben zaten.


  6. cidden çok beklenmedik oldu ya.. neyse sanırım makalelerden fırsat bulduğum an yapacağım sanırsam…


  7. evet lütfen yani. zaten ben daha gitmeyi planlayamadan burada vizyondan kalkmış olan inland empire’a gitmişsin:)


  8. Hmm bak the Saint’i unutmuşum! Yani dün eklediğim yazıda çocukluk kahramanlarım 3 Silahşörler ve D’Artagnan demiştim. Ama Simon Templar’ı nasıl atlamışım. Belki de kahramanlıktan ziyade masumane bir aşkla (nasıl oluyorsa artık) bağlandığım içindir Simon’a. Sayfanıza nasıl ulaştığımı unuttum, oradan buraya kayarken. Ama her nasıl olmuşsa çok iyi olmuş. Doğru bir yere gelmişim. Okumaya devam.


  9. HATIRLATMA: ti-vu’de bbc prime’a da yorum yazdım. haber vereyim dedim. Ne sizin gözünden kaçmış olsun ne de ben nereye yazdığımı unutayım 😉


  10. Ben sizinkini görmüştüm ama böyle oluyor bazen işte. Bookmark gibi birşey koymayınca bir yere bir daha rastlamazsa unutuyor insan.

    Ve Jeff Murdock: benim favorim sanırım Spiderman bölümüyle Jeff’in sevgilisinin içeride uyuyor/ölü olduğu bölüm.


  11. eline ayağına sağlık. sen golü geç attın ama ben de ancak açabildim gözümü.


  12. ben biraz gec takip ediorum ortalıgı ama 🙂
    eheeehuaaa yazıyım efendim yeterki siz isteyin :))
    misterioya gelince istese yazarda..


  13. bekliyorum, zuzay. yalnız, anketin başlığının ‘hakkınızda bilinmeyen 4-5 şey olduğunu hatırlatayım da yine aynı yanlış anlama olmasın (senle değil).
    misterio dönmüş meğerse. ben de kapattı gitti sanmıştım, birara öyle bir mesaj çıktığından.



Simon Templar için bir cevap yazın Cevabı iptal et