Simon Templar
Feci, pis, zararlı biriyim ben. Kırmızı ışıkta geçerim. Çimlere basarım. Sevmediğim arabaları çizerim. Yerlere tükürürüm (ağzım kanarsa napiim yutayım mı?), yaşlılara yer vermem. Çok rezilim. Yalnız hamilelere tekme atmam bakın, saygılıyımdır da. 1.5 yil plakasız araba kullandım. Bana ne birilerinin koyduğu vergilerden, şunlardan bunlardan? Toplumu sevmem, o da beni sevmez. Sevişmeyiz. Görmüşlerse laf. Hele kim görmüş Mualla ile sahile indiğimi? Laf.
Ama herşeyden önce çalarım ben. Aklınıza gelen herşeyi. Dükkanlardan mallar, insanlardan para, binalardan etrafa bırakılan, paylaşılan paylaşılmayan eşyalar, tanıdığım tanımadığım kişilerden duygu aşk. Sonra bankaları dolandırırım ki en zevklisi odur. Bankadan çıkıp sakince yürürken adımlarımı hızlandıracağım yerde bir sigara yakarım. Olmadı, yalan söylemeyeyim (ki çok pis söylerim), sigara taşımam ben. Cebinde paket gördüğüm biri olursa çalarım, veya içen birinden isterim, olmazsa yerlerde izmarit aranırım. Rezilim demiştim. Yediğim şey yere düşerse deri ceketin iç cebinden kaşığımı çıkartır,oturur yerim. Bundan sonra yere tükürmeyeyim en iyisi.
Ama afedersiniz, soygun filmleri, dizileri ve onların kibar hırsızları ile büyüyen birinin ne olmasını bekliyordunuz? Arsene Lupin, Alex Mundy (Robert Wagner – It Takes A Thief), ve .. Simon Templar.
Bunlardan Alex Mundy eski bir hırsızdır. Polisle beraber çalışması anlaşmasıyla salınır. Arsene Lupin kendisini yakalama cüretini gösteren dedektiflerle alay eder. Simon Templar da bilinen bir hırsızdır, ama kötülere karşı polisle beraber değil ama paralel olarak çalışır. Yakaladığı mücevherleri kanuna teslim ederken cebinde unuttuğu pırlanta yüzüğü bardaki esmere hediye eder. Her köşe başında onu bekleyen bir fıstık vardır zaten.
Tanımıyorsanız.. Simon Templar is.. The SAINT
Burada hırsızlık ve çalmak üzerine, o bakış açısıyla yazılmış şeyler bulacaksınız. Buradan bir anket çıkarsa eğer sorular ‘Hiç polisten kaçtınız mı?‘, ‘En son ne çaldınız?‘, ‘Hep hayalini kurup da bir türlü çalamadığınız birşey oldu mu?‘, ‘Hiç yakalandınız mı?‘ gibi şeyler olacak. (Evet, ben bu anketi yakında yapayım.)
Madem dünya adaletsiz, ne duruyoruz, biz sağlayalım bunu. Zenginden çalıp yoksula verelim, Nottingham Şerif’inin aparetlerini sökelim, eşitlenelim.
iwasonmars at gmail
fuyfıy
tarafından arsene 11 Eylül, 2006 at 9:39 pmben de marstaydim.. eskiden.
tarafından fakeangel 25 Eylül, 2006 at 3:21 pm500 ve 30..tamam?
tarafından interlock 4 Ekim, 2006 at 8:32 amben bu yorumu anlamadım ama. olmaz ki.
tarafından Simon Templar 21 Ekim, 2006 at 12:41 amNe güsel!..
tarafından metin-thePoor 13 Aralık, 2006 at 5:37 pmben sırf isim merakından baktım ve acayip ilginç geldin (simon le bon aşığıydım gençkene de)
tarafından figenbe 3 Şubat, 2007 at 6:05 pmben de. yani bazen nasıl kızların izlediği, hayran olduğu kadınlar oluyorsa demek bizim de olabiliyor.
tarafından Simon Templar 5 Şubat, 2007 at 10:01 amEn son cocukken calmistim.
tarafından tolga 7 Mart, 2007 at 2:50 amImza : Yalanci 🙂
pişşşttttttt
tarafından uzay uzay uzay uzay 9 Nisan, 2008 at 6:26 pmhey simon,
if you ever need to vent, drop me a line. I would have dropped you one but I don’t have your add. Cheer up will you? 🙂
tarafından liladreams 19 Nisan, 2010 at 4:09 pm