Dün mü ne, otobüste önümdeki amcanın omzunun üstünden gazetesini okuyorum hafiften. Bu da bir tür hırsızlık olarak onurlandırılabilir mi, onu mesleğin üstadlar divanına sormak gerek. Bu arada daha önce bir yorumda geçen mp3 sitelerinden şarkı almanın, çalmak olmadığına hükmetti divan, onu da yorum sahibine üzüntülerimle bildireyim.
Endüstri mühendisliği nedir diyordu, amcanın Milliyet’inde sayfanın sağındaki kutucuk. Ah, dedim, bunu benden iyi kim yanıtlar. Ve madem böyle bir ihtiyaç var şu an, bunu yüzbinler araştırıyor, ben de bir köşesinden tutup anlatayım bildiğim bulaştığım bölümleri. Aslında keşke herkes bildiğini yazsa da şöyle bir kılavuz hazırlasak, di mi…
Başlayalım:
ENDÜSTRİ:
Sınava girmeden önce, aslında bölüme girdikten sonra da çokça, okuduklarının somut bir ‘işe girince yapacaklar’ listesine dönüşmesini bekliyor insan. Çok net şeyler öğrenmeyi ve çalışma hayatına da bunları biliyor olmanın güveniyle başlamayı. Oysa üniversite eğitiminin önemli bir kısmı formasyon. Özellikle de mühendislik. Bilgisayar daha az belki (ki o da birkaç yılda bir yenilenen bir bölüm), ama tam işini yapan elek-elek mühendisi tanımıyorum. Ama öğrendikleri sistem analizi önemli bir şey (olsa gerek).
Endüstri mühendislerinin esas bir görev alanı varsa üretim planlaması. Ama esnektir endüstriciler, şu banka reklamındaki kimsenin kullanamadığı kocaman toplardan verseler, Madonna gibi eğilir bükülürler. Satış olan, yani stok bulundurulan her yer, hatta planlamanın yapıldığı her organizasyon kullanım alanlarına girer. Mesela, mezun olduğum yıl Hyatt Regency’de bir işe başvurmuştum. Gerçi mülakatın çoğu otelin isminin nasıl okunduğu ile ilgili geçmişti. Ben de Levent Kırca’nın Aşşoşieytıd Pires skecini anlatmıştım. Katılan erkek yönetici gülmekten yere düşmüştü, kadın bozulmuştu. (Böyledir işte endüstri mühendisleri, gerçeği çeker çeker esnetirler).
Küçücük şirketlerde bile maaşlarını haklı çıkaracak parayı kazandırırlar. Karlılık analizi, modelleme, seçim toto, en güzel kız hangisi gibi analizler yaparlar. Sayılarla oynamayı sevmek gerekir.
…böyle alacalı bulacalı bir grafik yapmış şu site, resimlerine bakılabilir.
İŞLETME:
İşletmelerle ilgili herşeyden biraz anlarlar, hiçbir şeyden tam anlamazlar. Şirketlerin finans, muhasebe, üretim, pazarlama gibi bölümlerinden bahseder işletme ama mba’lerin giderek standartlaşırken bunlardan en az birinde uzmanlaşmak gerekir. Ülkede her yıl en çok mezun veren bölümdür. Her yerde açması çok kolaydır çünkü, popülerdir de. O yüzden arada biraz sivrilmek gerekir. Yan dal, çift dal yapmak, ekon/psikoloji/endüstri gibi bir master yapmak (gerçi o esnek yıllardan sonra sarsar ekon masterı), saçlarını pembeye boyamak, saçlarını hiç boyatmamak, erkek olmak (çok dişi bölümdür) işe yarar.
Hocaları genelde pek takip etmezler litaratürü. Ayrıca öğrencilerinin ciksliğine katlanmak zordur. Ciks olmayanları da 4 yıl sonunda bölüm değiştirir, kendilerini satmak üzerine eğitilirler çünkü. Gayet paspal girenler 4 yılın sonunda takım elbise/tayyörle ve sabahın köründe gittikleri kuaförlü saçlarla çıkarlar, en büyük değişimi görünümlerinde geçirirler.
…misyoner kılıklı işletmeciler birgün sizin kapınızı da çalıp birşey satmaya kalkabilir.